Ekonomi

Bakırın libresi tarihi zirvesinde

Bakırın libresi, 5,25 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü.

Uluslararası piyasalarda, bakır fiyatları yükseliş eğilimini 5. güne taşıdı.

Dün 5,20 dolar seviyesini test ettikten sonra günü yüzde 5 yükselişle 5,02 dolardan tamamlayan bakırın libresi, dünkü kapanışa göre yaklaşık yüzde 4,5 artarak bugün 5,25 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı.

Şu sıralarda 5,19 dolar seviyelerinde seyreden bakırın libresi, nisan ayının sonuna göre yüzde 15'in üzerinde, yılbaşına göre ise yaklaşık yüzde 35 artış kaydetti.

Yenilenebilir enerji, elektrikli arabalar ve yapay zeka (AI), bakıra yönelik talep görünümünü destekleyerek fiyatların rekor kırmasına yol açtı.

Analistler, Çin'in ekonomiyi canlandırmaya yönelik attığı adımların da bakır fiyatlarını yukarı yönlü etkilediğini söyledi. Mart ayında Çin'de bakır izabe tesislerinin bakır işleme ücretlerindeki keskin düşüşe yanıt olarak üretimi yüzde 5 ile yüzde 10 civarında azaltma konusunda anlaşmaya vardığına dair haberler de arz endişelerini meydana getirmişti.

Bakır madenleri talebi karşılamakta zorlanıyor

Bakır madenlerinin küresel çapta talebi karşılamakta zorlanması da bakır fiyatlarının sert yükselmesine yol açtı.

Analistler, bakır fiyatlarındaki yükselişin genellikle ekonomik aktivitedeki güçlenişe işaret ettiğini ancak son dönemdeki artışın arz endişeleri nedeniyle gerçekleşmiş olabileceğini ifade etti.

Dünyanın en önemli bakır üreticilerinden BHP Group'un bir diğer önemli üretici Anglo American'ı 43 milyar dolara satın alma teklifinin reddedildiğini aktaran analistler, geçen günlerde yayınlanan Goldman Sachs raporunda da bakır arzına yönelik endişelerin öne çıktığını anımsattı.

Analistler, bakır madeninin ara malı olarak bir çok üründe kullanıldığına dikkati çekerek, dünya genelinde halihazırda devam eden enflasyonla mücadelenin bakır fiyatlarındaki artıştan olumsuz etkilenebileceğini bildirdi.

"Yükselişin ana sebebi Çin tarafındaki devalüasyon korkuları"

İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, bakırın yükselişindeki ana dinamiğin aslında Çin tarafında var olan devalüasyon korkuları olduğunu söyledi.

Böyle bir ihtimal yükseldiği için bakıra olan talebin arttığının görüldüğünü dile getiren Manukyan, bakır fiyatlarındaki yükselişin endüstriyel talebin artmasıyla yaşanmadığını bildirdi.

Manukyan, "Çin tarafında Amerikan seçimlerinden önce bir devalüasyon olma ihtimali zayıf. Dolayısıyla spekülatif yükselişlerin benzer sertlikte bir geri çekilmeyle mi yoksa bir hafta sonra geri dönerek mi gerileyeceğini söylemek zor." dedi.

"Artan siparişler bakır talebindeki canlanmaya yol açıyor"

Vadeli işlem ve emtia piyasaları uzmanı Zafer Ergezen de bakırdaki arz ve taleple ilgili raporlara bakıldığında aslında talebin artmaya başladığının görüldüğünü belirterek, "O yüzden de bu sene başından beri bakır fiyatlarının özellikle metallerde yükselişe öncülük edeceğini, bir yükseliş olursa bakır fiyatlarıyla başlayacağını zaten sıklıkla konuşuyorduk." ifadelerini kullandı.

Ekonomilerde en kötünün görüldüğü beklentisi ve artık faiz indirimlerinin başlamaya yaklaşmasıyla birlikte bakır tarafında yeniden toparlanma yaşandığını dile getiren Ergezen, özellikle Çin tarafında ekonomik verilerin de bir miktar güçlü gelmeye başladığını söyledi.

Ergezen, Uzak Doğu'da faiz indirimlerinin başlayabileceğine yönelik beklentilerle bölgeye verilen siparişlerde de artışlar olduğunu, bunun da bakır talebindeki canlanmaya yol açtığını ve fiyatları yukarı yönlü etkilediğini bildirdi.

Fiyatlardaki yukarı yönlü seyrin bundan sonraki dönemde de devam edebileceğine işaret eden Ergezen, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bakır talebi yüksek. Özellikle elektrikli araç kullanımının ve yenilenebilir enerjinin artıyor olması, Rusya'ya uygulanan yaptırımlar ve ondan önce de pandemi kriziyle ciddi bir talep artışı oldu. Bunun etkilerini bakır fiyatlarında görüyoruz. Aynı zamanda uluslararası ticarette de ABD'nin Çin'e engeller koyması, yeni vergiler getirmesi, Rusya'ya uygulanan yaptırımlar, bütün bunlara da baktığımızda da bakırın ön plana çıktığını görüyoruz. Bu güçlü seyrin de endüstriyel metallerde o yükseliş trendinin başlamasıyla devam edeceğini söyleyebiliriz."