Ekonomi

Kritik Eylül…

Yaz aylarını piyasalar açısından nispeten sakin geçirdiğimizi söyleyebilirim. Fakat Eylül ayına girmemizle birlikte piyasada oynaklığın arttığını gördük. Özellikle dolar endeksinde yaşanan güçlenme dikkat çekici. Buna ek olarak Rusya ve S.Arabistan’dan gelen üretim kısıntısı açıklaması ile petrol fiyatları da hareketlendi.

Eylül ayı birçok açıdan çok kritik olacak. 13 Eylül ABD enflasyonu, 14 Eylül ECB ve 20 Eylül Fed toplantısını takip edeceğiz.

Küresel enflasyon riski masada durmaya devam ediyor. Her ne kadar yapılan faiz artırımlarıyla manşet enflasyonlar düşürülse de çekirdek enflasyonlarda hala katılık mevcut. Son dönemde petrol fiyatlarında yaşanan yükselişi de düşündüğümüzde hem manşet hem çekirdek enflasyonlar yeniden yükselişe geçecek gibi gözüküyor. Bu durum küresel faizlerin de yukarıda kalacağının bir işaretidir.

Fed açısından baktığımızda faiz artırım sürecinin yavaş yavaş sonuna gelindiğini biliyoruz. Son kez bir 25bps artırım gelebilir veya gelmez. Fakat burada artık faizin artıp artmayacağı konusu önemini yitirdi. Mevcut sıkı politikanın ne kadar süreceği konusu önemlidir. Enflasyon riskini de düşündüğümüzde sıkı politikanın terk edilme ihtimali mevcut aşamada çok zor. Bu durum dolar endeksi ve tahvil faizlerini yukarıda tutmaya devam edecektir.

Avrupa tarafında ise işler sıkıntılı gözüküyor. Hem yüksek enflasyon hem de resesyon ile uğraşıyorlar. Almanya ekonomisi 3 çeyrektir daralıyor. Gelen PMI verileri de iyiye işaret etmiyor. Yüksek faiz ve sıkı politika devam ettiği sürece Avrupa’da bozulmalar devam edecektir. Bu durum da bir noktada ECB’nin faiz konusunda geri adım atmasına neden olabilir.

Toparlayacak olursak; piyasalar açısından kritik bir Eylül ayı olacaktır. Bu süreçte yaşanacak her gelişme ile birlikte piyasalarda oynaklığın yükselmesi beklenebilir. Bu nedenle fiyatlamalarda da karışık bir seyir olacağını, kısa vade bakış açısı yerine geniş resme odaklanmanın daha faydalı olacağını düşünüyorum.

Güncel Haberler

Daha Fazla Bekleyin...Başka Haber Yok