Hafta genelinde, küresel çapta merkez bankalarının para politikası kararları açıklanırken, gelecek döneme dair alınan sinyallerle faizlerin uzun bir süre yüksek seviyelerde tutulabileceği beklentisi arttı.
Fed, politika faizini beklentiler dahilinde değiştirmeyerek 22 yılın en yüksek seviyesi olan %5,25-5,50 aralığında bıraktı.Karar sonrası açıklamalarda bulunan Fed Başkanı Jerome Powell, uygun olması halinde faiz oranlarını daha da artırmaya hazır olduklarını belirterek, enflasyonun sürdürülebilir şekilde hedefe doğru indiğinden emin olana kadar para politikalarını kısıtlayıcı seviyede tutma niyetinde olduklarını söyledi.
Fed'in federal fon oranına ilişkin 2024 yılı için tahmini %4,6'dan 5,1'e, 2025 yılı için de %3,4'ten 3,9'a yükseltildi. Fed'in 2026 yılına ilişkin faiz öngörüsü ise %2,9 oldu. Uzun dönem ortalama faiz beklentisi ise %2,5'te tutuldu. Banka'nın enflasyon tahminleri ise bu yıl için %3,2'den 3,3'e yükseltildi, 2024 için %2,5 olarak korunurken, 2025 yılı için %2,1'den 2,2'ye çıkarıldı. Enflasyon tahmini 2026 için %2 oldu.Analistler, Fed'in beklenenden daha uzun süre faizleri yüksek seviyelerde tutacağına ilişkin sinyallerin projeksiyonda verildiğini söyledi.
"Şahin" sözle yönlendirmeleriyle bilinen eski St. Louis Fed Başkanı James Bullard, bankanın faizleri daha da artırması ve o seviyelerde bir süre sabit tutması gerekebileceğini dile getirerek, enflasyonun yeniden hızlanma riskine karşı para politikasının bu şekilde olması gerektiğini vurguladı.
Fed Yönetim Kurulu Üyesi Michelle Bowman ile Boston Fed Başkanı Susan Collins, Banka'nın devam eden enflasyonla mücadelesinde faiz oranlarının yüksek tutulmasını desteklediklerini belirtti.
Öte yandan Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Haziranda 2023 yılı için %2,7 olarak açıkladığı küresel ekonomide büyüme tahminini %3'e revize ederken, 2024 için ise büyüme tahmini %2,9'dan 2,7'ye indirildi. OECD raporunda, "Küresel ekonomi, 2023'ün ilk yarısında beklenenden daha dirençli kaldı. Ancak büyüme görünümü zayıf kalmaya devam ediyor. Para politikasının giderek daha görünür hale gelmesi ve Çin ekonomisinden beklenenden daha zayıf bir toparlanma ile 2024 yılında küresel büyümenin 2023'e göre daha düşük olacağı tahmin edilmektedir." denildi. Söz konusu gelişmelerle ABD'nin 10 yıllık hazine tahvil faizi %4,51 ile Ekim 2007'den bu yana en yüksek seviyesini, 2 yıllık tahvil faizi de %5,20'yi aşarak Temmuz 2006'dan bu yana en yüksek seviyesini test etti. Dolar endeksi haftayı %0,2 artışla 105,6 seviyesinden tamamladı. Fed'in faiz kararıyla birlikte doların değer kazanması ve hisse senedi piyasalarında değer kayıplarının görülmesiyle yatırımcıların güvenli limanlara yöneldi ve haftayı altının onsu %0,1 artışla 1.925 seviyesinden tamamladı. Brent petrol ise haftayı %1,4 azalışla 92,3 dolar seviyesinden kapattı.Analistler, Brent petrolde Fed'in şahin duruşuna devam edeceğine yönelik endişelerin arz endişelerine daha ağır bastığını söyledi.

New York borsasında negatif bir seyir izlendi
ABD'de pay piyasaları, Fed kararı sonrasında haftayı satış ağırlıklı seyirle tamamladı.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, yaptığı açıklamalarda, ABD ekonomisinin bir gerileme sürecine girdiğine ilişkin herhangi bir işaret görmediğini ifade ederek, Kongre'nin hükümeti ayakta tutacak yasaları geçirmekte zorluk yaşamasının ekonomideki ivmeyi yavaşlatma riski taşıdığını kaydetti.
ABD Hazine Bakanlığı verilerine göre, ülkenin milli borcu, ilk kez 33 trilyon doların üzerine çıktı. ABD'de Birleşik Otomotiv İşçileri Sendikası (UAW), ülkede 3 büyük otomobil üreticisine karşı başlattıkları grevi, yeni sözleşme görüşmelerinde ilerleme kaydedilmemesi nedeniyle General Motors (GM) ve Stellantis'e karşı genişleteceklerini duyurdu.Analistler, grevin ülkede ekonomik aktiviteyi olumsuz etkileyebileceğine dair endişeleri tetikleyebileceğini vurguladı.
ABD'de açıklanan verilere göre, haftalık işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı 201 bin ile mart ayından bu yana en düşük seviyeye gerilerken, bu durum iş gücü piyasasının sağlamlığını koruduğuna işaret etti.
Ülkede, konut başlangıçları, ağustosta %11,3 azalarak 1 milyon 283 bine gerilerken, Haziran 2020'den bu yana en düşük seviyesine inerken, İnşaat izinleri ise ağustosta aylık bazda %6,9 artışla 1 milyon 543 bine çıkarken 10 ayın en yüksek seviyesini kaydetti.
ABD'de ikinci el konut satışları, ağustosta %0,7 azalarak ocak ayından bu yana en düşük seviyesini kaydetti.
ABD'de imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), eylülde aylık 1 puan artarak piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşti. Ülkede, hizmet sektörü PMI ise eylülde geçen aya göre 0,3 puan azalarak 50,2 değerine geriledi.
Söz konusu gelişmelerle New York borsasında S&P 500 endeksi %2,91, Nasdaq endeksi de %3,62, Dow Jones endeksi %1,89 düşüşle haftayı tamamladı.
25 Eylül ile başlayan haftada, pazartesi Chicago Fed ulusal aktivite endeksi, Dallas Fed imalat aktivite endeksi, salı günü yeni konut satışları, Conference Board tüketici güven endeksi, Richmond Fed sanayi endeksi, çarşamba dayanıklı mal siparişleri, perşembe büyüme, haftalık işsizlik başvuruları, bekleyen konut satışları, cuma günü toptan stoklar, kişisel gelir ve harcamalar, Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi takip edilecek.

Avrupa borsaları haftayı düşüşle tamamladı
Avrupa borsalarında da geçen hafta negatif bir seyir izlendi.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) yetkililerinin gelecek dönem politikalara ilişkin sözle yönlendirmeleri de yatırımcıların odağında bulunurken, Fransa Merkez Bankası Başkanı Francois Villeroy de Galhau, ECB'nin, faizi bu seviyelerde yeterince uzun süre koruyacağını belirtti. Enflasyonun bir hastalık, faiz oranlarının ise bir ilaç olduğunu belirten Francois Villeroy de Galhau, "Enflasyon %2'ye doğru geldiğinde, ECB faizi düşürebilir." ifadesini kullandı. İngiltere Merkez Bankası (BoE) politika faizin %5,25 seviyesinde sabit tutulmasına karar verdi.Politika faizi kararının dörde karşı beş üyenin oyu ile alındığı belirtilen açıklamada, Kurul'un dört üyesinin, Banka'nın faiz oranını 25 baz puan artırarak %5,5’e yükseltmesi yönünde oy kullandığı belirtildi.
Kararın ardından açıklamalarda bulunan BoE Başkanı Andrew Bailey, bu yıl ülkede enflasyonun daha da azalmasını beklediklerini ifade ederek, "Faiz oranları, işimiz tamamlayabilmek için yeterli yükseklikte ve uzun süreli olarak tutmaya devam edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.Bölgede diğer merkez bankalarının da para politikası kararları yatırımcıların odağında bulunurken, İsviçre Merkez Bankası (SNB) art arda 5 faiz artırımının ardından politika faizini %1,75’te sabit tuttu. İsveç Merkez Bankası politika faizinin 25 baz puan artırarak %4’e yükseltildiğini duyururken, Norveç Merkez Bankası da politika faizinin 25 baz puan artırarak %4,25’e çıkarma kararı aldı.
Avro Bölgesi'nde, ağustos ayına ilişkin Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), aylık %0,5, yıllık %5,2 artarak beklentilerin altında gerçekleşti. İngiltere'de ise enflasyon, ağustos ayında yıllık bazda hız keserek %6,7 düzeyinde gerçekleşti. Bir önceki ay Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık bazda %6,8 artış gösterirken, piyasaların beklentisi bu ay %7 artış olacağı yönündeydi.Söz konusu gelişmelerle geçen hafta Almanya'da DAX endeksi de %2,12, Fransa'da CAC 40 endeksi %2,63, İtalya'da MIB 30 endeksi %1,1, İngiltere'de FTSE 100 endeksi %0,36 azalış kaydetti.
Gelecek hafta pazartesi Almanya'da Ifo İş Dünyası Güven Endeksi, perşembe Avro Bölgesinde güven endeksi, Almanya'da TÜFE, cuma İngiltere'de büyüme, Almanya'da işsizlik oranı, Avro Bölgesinde TÜFE, ECB Başkanı Christine Lagarde'ın açıklamaları takip edilecek.
Asya borsalarında BoJ kararı sonrasında satış ağırlıklı bir seyir izlendi
Asya borsalarında da Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) faiz kararı sonrasında satış ağırlıklı bir seyir izlendi.BoJ politika faizini değiştirmeyerek %eksi 0,1'de sabit bırakırken, getiri eğrisi hedef aralığını da artı/eksi %0,5 düzeyinde korudu.
Banka, artan fiyatlar, yurt içi ve küresel büyüme görünümüne ilişkin yüksek belirsizlikleri dikkate alarak ultra gevşek para politikasında bir değişikliğe gitmediğini duyurdu.
Söz konusu kararı oy birliğiyle alan BoJ, "tereddüt etmeden ek genişleme önlemleri alma" taahhüdünü devam ettirerek ileriye yönelik yönlendirmesinde herhangi bir değişiklik yapmadı.
Son zamanlarda BoJ’ın onlarca yıldır uygulanan aşırı gevşek seyrini değiştirebileceğine dair spekülasyonlar ortaya atılmıştı. Öte yandan ülkede açıklanan verilere göre, ağustosta Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) %3,2 artış gösterdi.
Ülkede dış ticaret açığı, Ağustosta 930,5 milyar yen oldu.Öte yandan, ABD Hazine Bakanı Yellen, ABD'nin Japonya'nın yene bir müdahalede bulunmasına anlayış gösterip göstermeyeceği sorusuna, "ayrıntılara bağlı" cevabını verdi.
Çin Merkez Bankası'nın (PBoC) krediler için referans kabul edilen gösterge faiz oranlarını sabit bırakması da risk iştahını düşürdü. Banka, bir yıl vadeli ana kredi faiz oranını %3,45 ve 5 yıllık kredi faiz oranını da %4,2'de sabit bıraktı.Analistler, "PBoC için ekonomiye mi yoksa yuanın desteklenmesine mi öncelik verileceği konusundaki ikilem devam ediyor." ifadesini kullandı.
Asya Kalkınma Bankası (ADB), Çin emlak sektöründeki zayıflık ve El Nino iklim olayı ile bağlantılı risklerin bölgesel beklentileri olumsuz etkilemesi nedeniyle bu yıl gelişmekte olan Asya'daki ekonomik büyümenin beklenenden biraz daha düşük olacağını bildirdi.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Çin'de Şanghay bileşik endeksi %0,47 değer kazanırken, Güney Kore'de Kospi endeksi %3,58, Japonya'da Nikkei 225 endeksi %3,37, Hong Kong'da Hang Seng endeksi %0,69 değer kaybetti.
Gelecek hafta çarşamba BoJ toplantı tutanakları, cuma Japonya'da işsizlik oranı, perakende satışlar, sanayi üreitimi, Çin'de Caixin hizmet sektörü ve imalat sanayi PMI takip edilecek.

Yurt içinde piyasalar S&P'nin beklenen Türkiye değerlendirmesine çevrildi
Yurt içinde geçen hafta dalgalı seyreden Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararı sonrasında haftayı %0,97 artışla 8.039,18 puandan tamamladı. TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını piyasa beklentileri doğrultusunda 500 baz puan artırarak %30'a çıkardı.PPK karar metninde, Kurul'un; dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için parasal sıkılaştırma sürecinin devamına karar verdiği belirtildi.
Duyuruda, "Doğrudan yabancı yatırımlar, dış finansman koşullarındaki iyileşme, rezervlerde süregelen artış, turizm gelirlerinin cari işlemler hesabına desteği ve Türk lirası varlıklara yurt içi ve yurt dışı talebin artmaya başlaması fiyat istikrarına güçlü katkıda bulunacaktır." ifadeleri dikkati çekti.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), sosyal medya hesaplarından gerçekleştirilen paylaşımlarda piyasa dolandırıcılığına ilişkin makul şüphe bulunması nedeniyle, 10 kişi hakkında borsalarda 6 ay süreyle geçici işlem yasağı uygulanmasına karar verdiğini bildirdi. Öte yandan geçen hafta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, New York'ta yatırımcılarla yaptığı görüşmelere ilişkin, "Bu görüşmelerimizin Türkiye'ye fon akışında katkısının olacağına inanıyorum." ifadesini kullandı.
Raporda, Türk ekonomisinin gelecek yıla ilişkin büyüme tahmini %3,7’den 2,6’ya çekilirken, 2023 yılı enflasyon beklentisi ise %44,8'den 52,1'e yükseltildi. Enflasyonun 2024'te ise %39,2'ye ineceği öngörüldü.
Alibaba Grup Başkanı Michael Evans, Türkiye'nin, dünyanın lider e-ihracat ülkesi olma potansiyeline sahip olduğunu belirterek, gelecek dönemde burada 2 milyar dolarlık yatırım planları olduğunu bildirdi.
Resmî Gazete'de yayımlanan TCMB tebliğleri ile gerçek kişi dönüşüm hesaplarının tarih koşulunda teknik değişikliğe gidilerek tarih, 30 Haziran 2023'ten 31 Ağustos 2023'e alındı.
Buna göre, yurt içi yerleşik gerçek kişiler, 31 Ağustos 2023 tarihi itibarıyla bankalarda mevcut olan altın, dolar, avro ve İngiliz sterlini cinsinden mevduat ve katılım fonu hesaplarını TL'ye çevirebilecek.
Dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın %0,6 üzerinde 27,1678 seviyesinden tamamladı.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 8.100 ve 8.200 seviyelerinin direnç, 8.000 ve 7.900 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.