DünyaEkonomiTürkiye

Piyasalarda büyüme endişeleri…

Dün piyasalarda pandemi sürecine benzer bir fiyatlama yapısı gördük. Dolar endeksi değer kazanırken diğer tüm enstrümanlarda değer kayıpları gördük. Faizler, borsalar, emtialar ve USD karşısındaki para birimleri değer kaybı yaşadı. Bugün ise dünkü sert düşüşlerin ardından bir tepki alımı süreci yaşıyoruz.

Peki dün yaşanan bu panik havasının sebebi neydi?

Piyasalarda resesyon endişelerinin yeniden devreye girdiğini gördük. ABD ekonomisi yılın ilk çeyreğinde %1.6 oranında daraldı. Yüksek ihtimalle ikinci çeyrek verisi de daralma şeklinde gelecek ve teknik resesyona girilmiş olacak. Bu bir süredir zaten fiyatlanan bir durum. Buradaki kritik nokta ise Avrupa ekonomilerinin de sıkıntıya girmiş olmasıdır. Avrupa’da hem yüksek enflasyon hem de ekonomik aktivelerde bozulma yaşanıyor. ECB faiz artırım konusunda oldukça geç kaldı. Bu saatten sonra faiz artırsalar bile bunu çok sınırlı bir artırım olarak kalacağını düşünüyorum.

Piyasalar hem yüksek enflasyon hem düşük büyüme ile bir süre daha içli dışlı olacak gibi gözüküyor. Buradaki kritik nokta enflasyon beklentilerinde bir azalış olup olmayacağıdır. Henüz enflasyon konusunda piyasalarda bir iyimserlik bulunmuyor. Zaten büyük merkez bankaları da bu konuda olumlu geri dönüşler yapmıyor. Daha önceki yazılarımda piyasaların çıkış yolunun Rusya-Ukrayna barışı olacağını ifade etmiştim. Bu şart sağlanırsa enflasyon beklentilerinde iyimserlik oluşacaktır. Bu durum merkez bankalarının elini rahatlatacak ve sıkılaşma politikalarını gevşeteceklerdir. En nihayetinde risk iştahı toparlanacaktır. Fakat bu şartın mevcut durumda sağlanması zor gözüküyor. Bu nedenle piyasalarda genel görünümde negatif fiyatlamaların sürmesi beklenebilir.

Burada kısa süreli olabilecek toparlanmaların, yeniden satış fırsatı verebileceğini düşünüyorum. Özellikle EURUSD paritesinde 1.0630 üzeri fiyatlama gelmediği sürece piyasalar dolar endeksi nedeniyle baskı altında kalacaktır.

Avrupa ekonomilerinde yaşanan ivme kaybı ve EURUSD’nin baskı altında kalması ise Türkiye ekonomisinin dinamikleri için oldukça sıkıntılı bir süreç. İhracatımızın çok önemli bir bölümünü Avrupa’ya yapıyoruz. O tarafta ekonomi yavaşladığı sürece Türkiye’nin ihracat tarafı da sıkıntı çekecektir. Özellikle USD ile ithal edip EUR ile ihraç ettiğimizi düşündüğümüzde EURUSD’nin baskı altında kalması hem ekonomi hem TL varlıklar için baskı yaratacaktır. Dolar kurunun son günlerde hızlı bir şekilde yükselişi ise bunun bir örneği olarak karşımıza çıkıyor.

Güncel Haberler

Daha Fazla Bekleyin...Başka Haber Yok