Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, enflasyonla mücadeleye ilişkin, "2026'da tek haneli rakamlara yeniden dönecek ülkemiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı  Yılmaz, TRT Haber’de yanıtladı. Yılmaz'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle: Bu orta vadeli program çalışıyor, sonuçlarını görmeye başladık. Ama bu program malum bir yıllık bir program değil, 3 yıllık bir program.

Bu yılın ikinci yarısında ve izleyen yıllarda programın sonuçlarını daha net bir şekilde görmüş olacağız. Enflasyon bağlamında özellikle meyvelerini diyelim etkilerini çok daha net bir şekilde görmeye başlayacağız.

Enflasyon ile mücadele

Geçtiğimiz 10 ayda ortaya koyduğumuz performans enflasyonla mücadele içinde bize güçlü bir zemin oluşturdu.

Enflasyonla ilgili etkileri görmeye başladık. Etkileri geçen yıl ortalama aylık enflasyonumuz 4.3 civarında gerçekleşmiş. Son olarak Mart ayında 3.2 enflasyon gördük. Bunun Önümüzdeki aylarda giderek daha ivme kaybetmesini bekliyoruz.

Aylık bazda enflasyon oranımız giderek düşüş trendini gösterecek. Yıllık bazda etkiler ise geçen yılın yaz aylarında özellikle çok yüksek çıkan enflasyonun hesaplar içinde yıl boyu taşınmasından dolayı biraz zaman alacak.

Mayıs ayından sonra Haziran ayı enflasyonundan başlayarak yıllık bazda düşüşleri de göreceğiz. Yılın ikinci yarısında özellikle haziran, temmuz, ağustos, eylül bu 4 ayda daha hızlı bir düşüşü hep birlikte göreceğiz.

Yıllık enflasyon bazında söylüyorum mayıs ayı enflasyonuna kadar farklı bir durum söz konusu. Bunun bu düşüşte tabii baz etkisi var. Program etkisi ve baz etkisi var. Programın etkisi olmasa baz etkisi de olmaz zaten.

Bir programınız olmazsa enflasyonu aylık bazla düşüremezsiniz. Yine aynı bazda devam ederseniz zaten o baz etkisi de ortaya çıkmaz. Dolayısıyla sanki baz etkisi otomatikmiş gibi bazen söyleniyor, öyle değil.

O baz etkisinin oluşmasını sağlayan da program. Dolayısıyla yılın ikinci yarısında bu etkileri bekliyoruz.

Enflasyon temel önceliğimiz. Vatandaşımızın da temel sorunu. Yüzde 20'nin altını hedefliyoruz gelecek yıl ondan sonraki yıl 2026'da ise tek haneli rakamlara yeniden dönecek ülkemiz.

 Fahiş fiyatla mücadele

Bütün dünyada da şu bir gerçek, serbest piyasa kuralsız bir piyasa değil. Serbest piyasa aksine kuralların çok daha hakim olduğu, etkin olduğu bir piyasa. Burada piyasa aksaklığı dediğimiz bir kavram var. Piyasalarda tam rekabetçi bir çalışma yoksa, piyasalarda aksaklıklar varsa buralarda kamusal mutlaka politikaların devreye girmesi gerekiyor. Bunun bir ayağı ve en önemlisi belki rekabet politikaları.

Son dönemlerde rekabet politikalarımız konusunda çok daha kararlı adımlar atılıyor. Çok daha kısa sürede, incelemeleri uzun sürüyor biliyorsunuz. Bu rekabeti bozucu bir takım faaliyetlerin bu son dönemlerde bu konulardaki süreçlerin çok daha hızlı işlediğini görüyoruz. Bu konuda Rekabet Kurumumuza, Ticaret Bakanlığımıza ben teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten çok daha etkili hareket ediliyor.

Önümüzdeki dönem bu rekabet hukukunun çok daha hızlı, etkin çalışması için bir gayret içindeyiz. Belki bazı düzenlemelerde yapılacak. Bu çerçevede sürelerle ilgili söylüyorum daha etkin bir reaksiyon göstermek bakımından, diğer taraftan fahiş fiyat çok çok önemli. Maliyetten kopuk gerekçesiz bir artış. Bununla ilgili olarak da Ticaret Bakanlığımız ve Meclis grubumuz bir çalışma yürütüyor.

Ben de bu çalışmada koordinasyon anlamında katkıda bulunmaya gayret ediyorum. Buradaki amacımız da şu, yaptırımları daha etkili hale getirmek, daha caydırıcı hale getirmek ve bu şekilde de piyasada vatandaşımıza tüketicilerimize haksız bir takım fiyat uygulamalarının oluşumunu engellemek.

Bu konuda bir yasal düzenleme ihtiyacı görünüyor, uygulama ile ilgili yapılacaklar var. Yakın bir zamanda ben meclisimizin gündemine bu tür tekliflerin geleceğini düşünüyorum. Meclis grubumuz son halini vererek, bunu meclisimizin takdirine sunacaktır.

Biz kesinlikle bu konularda topyekün bir anlayış birliğinden yanayız. Bir dayanışma olması gerektiğine inanıyoruz. Enflasyonla mücadele ederken bir takım çevrelerin aşırı kar hırsıyla fırsatçılıkla hareket etmelerini hiçbir şekilde mazur göremeyiz. Bu konuda da gerekli adımları kararlı bir şekilde atacağız.

Kamu tasarrufları

Kamuda harcamaları konusunda Cumhurbaşkanımızın bu talimatıyla birlikte ciddi bir çalışma başladı. Bir taraftan Hazine ve Maliye Bakanlığımız Diğer taraftan yine Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığımız geniş kapsamlı çok maddelerden oluşan çalışmalar yaptılar.

Bu çalışmalar bittiğinde Sayın Cumhurbaşkanımıza arz edilecek. Genel politikamız şu aslında, bugün tüketimin daha uygun diyelim bir artış düzeyine gelmesi iç tasarrufların artması gerekiyor. Makro politikalarımız açısından gerek kamuda gerek özel kesimde daha fazla tasarruf. Bu artan tasarrufları da daha üretken alanlara kanalize etme işin ana felsefesi.

Verimliliği arttırıcı konuları da ele alıyoruz. Yani tasarruf ve verimlilik. Tasarruf derken geçmişte belki gerekliydi bazı harcamalar bazı kalemler vardı. Şimdi yeniden onlara bakıyoruz. İşte araç kullanımından tutun, kamu binalarına sarf malzemelerinden, törenlere bir takım doküman çalışmalarına varıncaya kadar çok ince bir çalışma yapılıyor.

Bittiğinde bunlar kamuoyuyla paylaşılacaktır. Yeni çalışmamızın şöyle bir boyutu da var. O da bence yeni bir boyut olarak "izleme ve denetim". Kamuda tasarruf genelgeleri geçmişte de vardı ama yeterince uygulanmadığına dair kamuoyunda bir eleştiri de var.

Bunu da dikkate alarak bu dönem özellikle kurumların bu yasal ve idari düzenlemeler arasındaki uygulamalarını çok dikkatli bir şekilde izleyen denetleyen bir mekanizmayı da eş zamanlı olarak devreye sokmayı planlıyoruz.

Böylece kağıt üstünde kalmasın diyoruz. Bunlar hayata geçmiş olsun bunu yaptığımız zaman hem kamuda verimli çalışmış olacaktır hem de vatandaşımıza hizmetler aksamadan eksilmeden bunu başarmış olacağız.