DövizFinans

Kur 15’e dayandı… TL’de iyileşme için gereken şartlar…

Geçen yılın son günlerinde 10-11 bandına gerileyen dolar kuru 3 ay gibi kısa bir süre içerisinde yeniden 15 seviyelerine geldi. Bu da TL’de dolara karşı yaklaşık %50 değer kaybı anlamına geliyor.

TL’de kısa sürede yaşanan bu sert değer kaybını hem iç hem dış gelişmeler ile değerlendirmek gerekiyor. Geçen yılın sonlarında 95 seviyelerinde seyreden dolar endeksi bu hafta içerisinde 99 seviyesinin üzerini test etti. Yani dolar küresel bazda değer kazanıyor. Bunun iki sebebi ise Ukrayna gelişmeleri ve Fed beklentileri. Son bir aydır gecemiz gündüzümüz Ukrayna ile ilgili gelen haberler oldu. Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, bunun devamında ABD ve AB’den Rusya’ya gelen yaptırımlar derken küresel bazda endişelerin arttığını ve risk iştahının düştüğünü gördük. Bu dönemde ise küresel rezerv para birimi olan dolara olan talep artış gösterdi. Diğer bir yandan Ukrayna olayları öncesinde halihazırda yüksek olan küresel enflasyon, son bir ayda yaşanan olaylar nedeniyle yükseliş hızını artıracak. Bu durum ise Fed’in sıkı politikasını destekleyecektir. 16 Mart’ta faiz artışına başlayacak olan Fed, yıl içerisinde de birçok faiz artırımı yapacak. Aynı zamanda bilanço daraltmaya gidecek. Bir ihtimal Ukrayna olayları Fed’in hızını kesebilir fakat olacak olan gecikmeli de olsa yaşanacak.

Ukrayna olayları devam ederse küresel endişeler ve enflasyondan dolayı TL baskı altında kalmaya devam edebilir, Ukrayna olayları biterse de Fed’in yeniden gaza basacağı beklentileri ile TL baskı altında kalmaya devam edebilir. Kısacası iki senaryo da TL için sürecin sıkıntılı olduğunu gösteriyor.

İç tarafa baktığımızda ise yüksek enflasyon sorununun giderek arttığını görmekteyiz. Her ne kadar TÜİK enflasyonu %54 olsa da hissedilen enflasyonun çok daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Kaldı ki son haftalarda benzine gelen zamlar oldukça sıkıntılı. Örneğin petrol fiyatlarında yükseliş olunca hemen zam geliyor fakat petrol fiyatları düşünce zamlar geri alınmıyor. Bu da yapışkan bir enflasyon olduğunu bizlere gösteriyor. İçeride yüksek enflasyon var, fakat TCMB ise pasif durumda kalmaya devam ediyor.

Kur korumalı mevduat sisteminde açıklanan son verilere göre 539 milyar TL’ye ulaşıldı. Tabii bu sisteme Aralık sonu veya Ocak ayı içerisinde girenler kur farkını alacaklar. Bir diğer deyişle bu fark bütçeden ödenecek. Kuru kabaca 12 seviyesinden alsak bile arada %25 oranında kur farkı çıkıyor. Bu farkın bütçeye getireceği yük de ayrı bir konu.

Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda mevcut durumda kur tarafının düşüş trendine girmesi için emareler bulunmuyor. Döviz satışı yoluyla bazı geri çekilmeler yaşanabilir fakat bu tarz düşüşlerin sınırlı kaldığını ve hemen ardından çok daha yukarı seviyelere gidildiğini bugüne kadar yüzlerce kez test ettik. Burada yapılması gereken ya enflasyonun aşağı çekilmesi ki bu uzun bir süre alabilir, ya da TL’nin reel getirisini artırmaktır. Bunlar gerçekleşmediği sürece küresel gelişmeleri de göz önünde bulundurduğumuzda TL’de güçlenme eğilimi zayıf ihtimal olarak kalacaktır.

İşin teknik kısmına baktığımızda ise 4 saatlik grafiklerde yükselen trend izliyorum. Bu trendin destek noktası 13.90’lardan geçiyor. Tabii cari fiyat ile olan mesafe 1 TL’ye ulaştı. Geçen hafta trend dibinden alımlar geldiği için bu trendi izlemeye devam edeceğim. Kurda TL lehine bir iyimserlik için teknik olarak 13.90 altında bir fiyatlama görmemiz gerekiyor. Aksi durumda yukarı yönde ivme sürebilir ve olası geri çekilmelerde alım talebi yeniden devreye girebilir.

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Güncel Haberler

Daha Fazla Bekleyin...Başka Haber Yok