Goldman’ın 2024 yılına ait raporunda, "Elektronik ticaretin büyümesi ve yeni ürünlerin ve teknolojilerin tanıtımı, kripto para birimleri ve yapay zekâ teknolojileri gibi ticaret ve dağıtık defter teknolojilerini de içeren, rekabeti artırmıştır." ifadeleri yer aldı.
2017 yılına kadar, "kripto para" veya "blokzinciri" terimlerine şirketin yıllık hisse senedi sahipleri raporlarında rastlanmamıştı. Bitcoin'in büyümesi ve Trump yönetiminin kriptoyu açıkça sahiplenmesi, son bir yılda Wall Street’in yaklaşımını değiştirdi.
Goldman’ın raporunda, "Ayrıca, bizim ve rakiplerimizin sunduğu finansal ürünler ve müşteri deneyimlerinin türleri üzerinden de rekabet ediyoruz." denildi. "Bazı durumlarda, rakiplerimiz, bizim sunmadığımız ve müşterilerimizin tercih edebileceği finansal ürünler sunabilirler; bunlar arasında kripto paralar ve diğer dijital varlıklar da bulunuyor, ki biz bunları sağlamayı seçmeyebiliriz ya da sağlamak istemeyebiliriz." diye eklemeler de yer alıyordu.
Goldman Sachs, 2021 yılında bir kripto masası başlatmış ve 2022'de Dijital Varlık Platformu'nu kurmuştu. Son üç yıl içinde, blokzinciri tabanlı iletişim sistemi Canton Network’ü test eden birkaç bankadan biri oldu. Bu, geleneksel finansal kurumlar arasında blokzinciri teknolojisinin kullanım alanlarına yönelik artan bir ivmeyi gösteriyor.
Raporda, Goldman Sachs, daha yeni teknolojilerle ilgili risklere de dikkat çekti ve dağıtık defter teknolojisi kullanan finansal ürünlerin piyasa volatilitesinin belirli riskleri artırabileceğini belirtti.
Raporda, "Dağıtık defter teknolojisinin, kripto para birimlerinin ve benzer teknolojilerin yaygınlığı ve uygulama alanları artıyor olsa da, teknoloji henüz gelişme aşamasında ve siber saldırılara karşı savunmasız olabilir veya başka içsel zayıflıklara sahip olabilir." ifadelerine yer verildi. Ayrıca, şirketin blokzinciri tabanlı finansal ürünlerle ilgili müşteri faaliyetlerini kolaylaştırmasının, bu tür ürünlere yatırım yapmasının ve dijital varlıkları teminat olarak kabul etmesinin riskler oluşturduğuna dikkat çekti.
Goldman Sachs CEO’su David Solomon daha önce, kripto para birimlerinin arkasındaki blokzinciri teknolojisinin "çok ilginç" olduğunu ve finansal sistemdeki engelleri kaldırmaya yönelik nasıl ilerleme kaydedilebileceğini vurgulamıştı.
Geçtiğimiz yaz Bitcoin hakkında, "Her zaman spekülatif bir yatırım olduğunu söyledim." diyen Solomon, CNBC’ye verdiği röportajda, "Gerçek bir kullanım alanı görmüyorum." ifadelerini kullanmıştı. Dünyanın en büyük kripto para birimi olan Bitcoin için bir altın rezervi kurmak gibi bir şey yapmayı düşünüp düşünmedikleri sorusuna ise, "Bir değer saklama durumu olabilir." şeklinde cevap verdi.
Aralık ayında Solomon, Goldman Sachs’ın, ABD’deki düzenleyici değişiklikler olursa Bitcoin ve Ether konusunda "değerlendirme yapacağını" belirtmişti. Bir ay sonra ise Bitcoin’i yine "spekülatif bir varlık" olarak nitelendirip, "Bitcoin’in ABD dolarına bir tehdit oluşturduğunu düşünmüyorum" diye net bir şekilde ifade etmişti.
Goldman Sachs, 2024'ün son çeyreğinde, en büyük iki spot Bitcoin ETF’sinde ciddi bir yatırım yaptı. 31 Aralık itibarıyla Goldman, BlackRock’un IBIT fonunda 1.27 milyar dolara (yaklaşık 24.07 milyon hisseye) sahipti. Bu, Goldman’ın önceki çeyrekte sahip olduğu hisse miktarına göre %88’lik bir artışı işaret ediyor.