Teknoloji

Google Türkiye'nin "Yapay Zeka ve Teknoloji Akademisi"nin açılışı TEKNOFEST'te gerçekleşti

Google Türkiye'nin 2021'de Google Oyun ve Uygulama Akademisi olarak başlattığı proje, yoluna "Yapay Zeka ve Teknoloji Akademisi" şeklinde devam edecek.

Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ana yürütücülüğünde düzenlenen, Anadolu Ajansının "Global İletişim Ortağı" olduğu TEKNOFEST, Adana Havalimanı'nda kapılarını açtı.

Etkinlik kapsamında, Google Türkiye'nin "Yapay Zeka ve Teknoloji Akademisi"nin açılışı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır'ın katılımıyla gerçekleştirildi.

2021'de Google Oyun ve Uygulama Akademisi olarak başlayan proje artık Yapay Zeka ve Teknoloji Akademisi olarak devam edecek. Bu adım, Ulusal Yapay Zeka Stratejisi 2021-2025 Eylem Planı doğrultusunda başlatılan "Yapay Zeka Okuryazarlığı Seferberliği" kapsamında, Türkiye'de yapay zeka iş gücünü geliştirme ve gençlere bu alanda eğitim verme hedefiyle gerçekleştirildi.

Bu yenilikle, yetenekli yapay zeka iş gücünün geliştirilmesine katkı sağlanması ve gençlere ileri düzeyde yapay zeka eğitimi verilmesi amaçlanıyor.

Söz konusu proje, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi'nin desteği ve Google Türkiye, T3 Girişim Merkezi ve Girişimcilik Vakfı (GİRVAK) işbirliğiyle gerçekleştiriliyor.

"Dünya internet ve mobil dönüşümden sonra şimdi de yapay zeka ile bir dönüşüm içinde"

Açılış sonrası soruları yanıtlayan Google Türkiye Ülke Direktörü Mehmet Keteloğlu, dünyanın internet ve mobil dönüşümden sonra şimdi de yapay zeka araştırmaları ile bir dönüşüm içinde olduğunu söyledi.

Keteloğlu, bu dönüşümün dünyada insanlığa, bilime, ekonomilere üretkenlik ve etkinlik odaklı birçok kazanımı olan bir teknolojik dönüşüm olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Diğerleri nasıl 10-15-20 sene aldıysa yapay zeka da bir o kadar süre alacak ama bizim hazırlanmamız lazım. Son 18 yıldır biz Türkiye'nin dijital dönüşüm yolculuğunda sorumlu bir partner olarak, bir teknoloji ortağı olarak hem kamu hem de sivil toplum kuruluşlarıyla birçok proje yaptık ve buradaki temel amacımız, misyonumuz eşitlikçi bir yaklaşımla teknolojinin toplumun tüm katmanlarına erişilebilir kılmasıydı. İkincisi de yetkinliklerin ve becerilerin olabildiğince genişletilmesi, tabana yayılmasıydı ki bu teknoloji adaptasyonu, yeni teknolojilerle sadece teknolojiyi tüketen değil, üreten de bir neslin ortaya çıkmasıydı. Bu misyonumuz geçmişte neyse, bütün internet ve mobil dönüşümde nasılsa, yapay zekada da aynı devam ediyor."

Oyun ve Uygulama Akademisini 2021'de ilk lanse ettiklerinden bugüne kadar 6 bin 500 tane genci mezun ettikleri bilgisini paylaşan Keteloğlu, bunların üçte birinin nitelikli iş gücü istihdamına katıldığını bildirdi.

Keteloğlu, teknolojinin gelişimine endeksli olarak bu programın içeriğini değiştirdiklerini ve güncellediklerini vurgulayarak, "Ne değişti derseniz, birincisi üretken yapay zeka ile uygulama geliştirmek, bu birinci değişen. İkincisi, bakın son yıllarda, belki son 5 yıldır gelişen bir konu, veri analitiği. Veri analitiği bir sürü kurum artık birçok dijitalde tüketicilerin bıraktıkları ayak izleriyle, büyük veriyle o veriden akıl üreterek işlerine verimlilik ve etkinlik yaratmaya çalışıyorlar. Dolayısıyla bu veri bilimi çok yeni gelişen bir konu ve bunun üzerine ileri veri bilimi ikinci bir kulvar." şeklinde konuştu.

Üçüncü olarak, oyunla uygulama geliştirmenin de Türkiye'de çok gelişen bir ekosistem olduğunu anlatan Keteloğlu, bu alanda da birçok başarı hikayesi gördüklerini söyledi.

Keteloğlu, "Yapay zeka eklentili olarak uygulama geliştirme de üçüncü kısım. Bunların sonucunda biz ne bekliyoruz? Senede 2 bin mezun vermeyi hedefliyoruz ama bu yetkinliklerle donatılarak. Sonuçta sanayide, bankacılıkta, yapay zeka disiplinler arası bir konu, tarımda, sağlıkta o kadar farklı alanda gittikleri, istihdam edildikleri kurumlarda değişimi dönüşümü gerçekleştiren insanlar olacaklar. O yüzden buradan çok başarı hikayeleri de bekliyoruz açıkçası." dedi.

"Yapay zekadaki teknolojik gelişmelerle birlikte yapay zekayı sisteme kattık"

GİRVAK Genel Müdürü Mehru Öztürk de üç senedir Google Türkiye, T3 Girişim Merkezi, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığıyla birlikte Oyun ve Uygulama Akademisini sürdürdüklerini aktardı.

Öztürk, "Oyun ve Uygulama Akademisi'nin amacı oyun ve uygulama alanındaki yeni yazılımcıları ortaya çıkarmaktı ve bu yazılımcıları yetiştirirken de girişimcilik, finans yazarlık, dijital okuryazarlık ve sosyal beceriler gibi konularda onları eğitmekti. Bugüne kadar 6 bin 500 mezun verdik. Her üç mezunumuzdan bir tanesi de sektörde iş buldu kısa sürede. Geçtiğimiz yıl da yapay zekadaki teknolojik gelişmelerle birlikte yapay zekayı sisteme kattık. Bu yıl da tamamen Yapay Zeka ve Teknoloji Akademisine dönüşüyoruz." diyee konuştu.

Buradaki amaçlarının yapay zeka, veri yönetimi ve oyun alanında eğitimler vermek, yeni yazılımcılar yetiştirmek olduğunu anlatan Öztürk, yapay zeka alanının çok büyüdüğüne dikkat çekti.

Öztürk, her gün yeni teknolojilerin ortaya çıktığını belirterek konuşmasını şu şekilde tamamladı:

"Buna adapte olabilmek, ülkenin yapay zeka alanında yazılım yapılabilecek yazılımcılarını ortaya çıkartabilmeyi, yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Girişimcilik Vakfı olarak biz, özellikle girişimcilik ekosisteminin büyümesi için, yazılımcıların sayısının artması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye'de de dünyada da ciddi bir yetenek açığı var ve bu yetenek açığının en önemli alanı aslında yazılım şu anda. O yüzden bu alanı doldurabilecek bu alandaki sorunları çözebilecek bir atılım olarak görüyoruz Yapay Zeka ve Teknoloji Akademisi'ni. Yapay zeka ekonomi ekosistemine şöyle bir katkı sağlayacak, şimdi teknolojinin büyüyebilmesi için yazılımcıya ihtiyaç var ama yapay zeka teknolojilerindeki yazılım tarafını bilen çok fazla insan yok şu anda. Çünkü çok da hızlı değişiyor her şey. Her gün yeni bir şey çıkıyor. Hakikaten de çok canlı bir akademi. Sürekli güncellenen ve sürekli kendini yenileyen bir akademi. Dolayısıyla buradan 9-10 ayda da mezun olacak yazılımcılar hemen ekosistemde işe başlayacaklar. Zaten önce bir staj programına dahil olacaklar. Dolayısıyla aslında ekosistemin en ihtiyacı olan sorunu çözüyoruz şu anda."