Ekonomi

Küresel Borsalar ve BIST 100 Endeksindeki Ayrışma

Bu haftaki son yazımızda küresel borsaların durumunu ve BIST 100 endeksindeki ayrışmayı grafikle birlikte inceledik.

Ağustos ayı başında dünya genelinde bir satış baskısı yaşanmıştı. Bu satışlara JPY’deki değer kazanımları ve ABD’deki resesyon endişeleri bahane olarak gösterilmişti. Ben bu bahanelerin çok geçerli olmadığını özellikle resesyon endişelerini abartı bulduğumu ifade etmiştim. Kürese borsalarda yaşanan o baskının olması gerekenden geç gelen bir baskı olduğunu da eklemiştim.

O günden bu yana baktığımızda küresel borsaların tamamı düşüşleri geri alırken üzerine prim koyan dahi oldu. Fakat Bist100 endeksi düştüğü yerden kalkamadı.

Küresel majör borsaların yakın süreçte birbirinden farklı ayrışmalar yaşadığını görmekteyiz. Örneğin Nasdaq endeksi baskı altında kalırken, S&P ve Dow endeksleri ise rekor seviyelere yakın seyrediyorlar. Burada teknoloji hisselerinde yaşanan geri çekilmeler farkı yaratıyor. ABD ekonomisinde gelecek veriler ve buna bağlı olarak Fed’in faiz indirim politikasının hızı majör borsalar için bereleyici olacaktır.

Türkiye’de geçtiğimiz yıllarda uygulanan yanlış politikaların bedel ve maliyetini ödememiz gerektiğini çok önceden anlatan biriyim. Düşük faiz politikasını bize dönüşü kur ve enflasyon patlaması şeklinde oldu. Bu öyle bir süreçti ki tüm algıları, tüm fiyat yapılarını, insanların beklentilerini ve düşüncelerini kökten değiştirdi. Artık fiyat algısı o kadar karıştı ki neyin kaç para edeceğine yönelik bir korelasyon bile kuramıyoruz. Haziran 2023’ten bu yana enflasyonu aşağı çekmek için bazı adımlar atıldı. Tabii bunun başında faiz artırımı geliyor.

Mevcut sürece baktığımızda Türkiye’de ekonomik ivmenin yavaşlamaya yüz tuttuğu ve istihdam piyasasının bozulma emareleri verdiğini görmekteyiz. Geçtiğimiz yıllarda göz göre göre atılan yanlış adımların maliyeti de budur zaten. Mevcuttan biraz daha olumsuz süreçlerin bizi beklediğini düşünüyorum.

Borsa özelinde dönecek olursak ekonomide yaşanan bu olumsuz süreç doğal olarak şirket kârlılıklarını da aşağı çekecektir. Bunun yansıması olarak özellikle sanayi sektörü hisselerinde baskının biraz da hissedilir olduğunu görmekteyiz.

Türkiye’de yeni bir katalizör etkisi yaratacak hikâye gelene kadar mevcut durumun sürmesini beklerim. Teknik açıdan değerlendirmek gerekirse kısa vadede için 10.200, geniş görünüm için 11.000 bölgeleri önemli dirençler. Bu seviyeler altında kalındığı sürece görünüm zayıf kalacaktır ve yaşanabilecek yukarı hareketler satış fırsatı verebilir. BIST 100’de aşağı 9.400 önemli destek olarak izlenmelidir. Bu bölgede bir kırılım gelmesi durumunda baskı derinleşebilir.