Bugün Türkiye’de 3.çeyrek büyüme verisi açıklandı. Bu yılın 3.çeyreğinde çeyreksel bazda %0.2 oranında bir daralma söz konusu. Türkiye ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde de çeyreksel bazda daralma yaşamıştı. Böylece üst üste iki çeyrek daralma yaşanınca teknik resesyona girilmiş oldu. Yıllık bazda ise %2.1 oranında büyüme var.

Türkiye’nin teknik resesyona girmesi sürpriz bir durum değil. Zaten bir süredir ekonomi tarafında bozulma olduğunu biliyoruz. Şimdi bundan sonraki süreç daha kritik olacaktır.

Artık herkesin bildiği üzere TCMB faiz indirimlerine başlayacak. Beklentilerin büyük kısmı Aralık ayında bir indirim gelmesi yönünde. Aralık, Ocak artık bu aşamada fark etmez. Şimdi buradaki sıkıntı şudur. Ekonomideki yavaşlama nedeniyle TCMB faiz indirimlerine başlayacak fakat enflasyondaki durum hala bir faiz indirimini destekler nitelikte değil. TCMB’nin gelecek toplantıda yapacağı indirime büyük kesim ‘’sembolik’’ diyecek olsa da faiz indiriminin semboliği falan olmaz. Faiz indirimi faiz indirimidir. İlk indirim geldikten sonraki süreç ise önemli olacak. TCMB’den gelen açıklamalara göre sıkı duruş korunacak. Yani haldır huldur bir faiz indirim süreci olmayacağını söylüyorlar. Bekleyip göreceğiz.

Yıllardır atılan yanlış adımların bir bedelinin olacağını çok uzun süredir söylüyorum. Bu bedel kendini teknik resesyon olarak gösterse de henüz tam anlamıyla bir bedel ödenmedi. Bu nedenle tam anlamıyla bir iyileşme (enflasyon konusunda) beklenmemelidir. Türkiye enflasyon ile yaşamaya devam edecektir. Bu süreçte TCMB’nin politikaları süreci belirleyecektir. Şunu da kısaca ekleyeyim. Faiz indirimleri başladıktan sonra kur tarafında bir yukarı hareket başlarsa ki başlaması en muhtemel senaryo olacaktır kur ile birlikte enflasyon ortamı da devam edecektir.

Göreceli yüksek enflasyon ve faiz ile yaşamaya devam edeceğiz.